Aslında bir ürünü sanat eseri saymak için insanında nasıl sanat yaptığını anlamak gerek.Bence bütün sanat eserleri de yüzde 90 oranında başka eser veya parçacıklardan oluştuğundan sanal zekanında sanat yapıyor olması son derece mümkün.Prodigy çok severim.Ancak hemen hemen bütün parçalarının bir yerlerden toplanıp harmanlama ve editleme olduğunu 15 sene sonra öğrendim.
Selamlar, öncelikle oldukça zayıf bir tez ileri sürdüğünüzü söyleyebilirim. =)
Doğaya olan hayranlıkla ortaya çıkan düşünceler çeşitli sanat dallarıyla kendine bir motif bulur. Basit bir örnekle; kuş sesini taklit edebilen bir enstrüman tasarlayabilmeyi akıl eden ve icat eden insan bir tasarımcıdır. Kuşu tasarlayamaz çünkü o, yaratıcının mükemmelliği karşısında ona ancak bu kadar yaklaşabileceğini bilir. İnsan enstrümanı geliştirir. Çeşitlendirilen bu enstrümanlar da kendi virtüözlerinin çıkmasını sağlar. İnsan kuş olmayı mı kıskanıyor da kuş sesini en mükemmel şekilde çıkarmak için uğraşıyor? Virtüöz olmak için yıllarını vermesi gerektiğini bilen biri, enstrümandan en iyi sesi çıkarmanın yeterli olmayacağını anlar. Önüne konulan besteleri mükemmele yakın bir şekilde çalabilmek için yaşam stilini bu yönde düzenler ve o sebeple tavizler vermesi gerektiğini bilir. Günde 12-16 saat çalışma ile ne kadar sürede mükemmelliğe ulaşabilir? Beden olarak sağlığı buna ne kadar izin verir? O düşüncesini buna odaklamıştır ve daha fazla taviz verir. Çevresi onu garip bulur ve normalinin bu olduğunu bir süre sonra herkes kabul eder.
Sanat ve insan birlikteliği toplumsal, kültürel, inanç, bilim ve sosyal yapıya vs. göre şekillenen birbirinden ayrılmaz bir bütündür. Toplumu oluşturan bireylerin birer sayıdan ibaret olamayacağını bildiğimizden daha karmaşık bir algoritma çözümlemesi mevcut yapay zekalar ile çok mümkün değil gibi. Neye göre hesaplama yapacak? Mesela insanların Iq-Eq seviyelerine göre mi, kişisel özelliklerine göre mi, inançlarına ya da o andaki psikolojik durumlarına göre mi? İşte bu hesaplamaları yapabilmek için insanlara çip takılması mantıklı gibi. Böylece topluluklar daha kolay kontrol edilebilir. Ee bir dakika ülkemizin sözde gurur kaynağı Dr. Mehmet Öz de insanlara çip takılmasını tavsiye etmiyor muydu? Yoksa Dr. Oz içinde bulunduğu endüstriye hizmet eden bir kukla pazarlamacı mı?
Sanatın bir dalıyla uğraşmak sizi sanatçı yapmaz. Ama sanatçı adayı yapar. Hayatınızı bir sanat alanına odaklayıp ürünler vererek varlığınızı pekiştirmeniz, kendinizi bulmanız yıllar sürebilir. Bu hem bilgi, görgü, analitik düşünce, kültür ve inanç ile hem de edindiğiniz tecrübelerle harmanlayıp kazanabileceğiniz bir olgudur.
Günümüzde her alanda olduğu gibi sanat kavramının da yozlaşmış bir yanı var. Kültür ve insan bu yozlaşmayı "sanat" kategorisinde değerlendirmeye meyilli, çünkü insanlar çeşitli medya ve iletişim araçlarıyla yönlendirilebiliyorlar. Bu çürümüşlük de ödüllendirilip, baş tacı ediliyor ne yazık ki!
-----
1800'lü yılların sonrasında endüstrileşmeyle birlikte ortaya çıkan fikirler - sanat akımları da bu anlamda birbirinden türeyip geliştirilmiştir. Her biri birbirinden farklı bilgi, görgü, analitik düşünce, kültür, kişisel özellikler ve inanca sahip insanlar yaşadıkları dönemin sosyal, siyasal, teknolojik, kültürel değişimlerini birer dışavurum aracı olarak kendilerine yakın buldukları sanat akımlarıyla sentezlemiş, bu anlamda eser verip sanat tarihinde yerlerini almıştır.
"Arts and Crafts" Sanat ve El sanatları akımı, makinelerle seri olarak üretilen tüketim ürünleri için bir anti-tez olarak çıkmış. Günümüze gelecek olursak; yapay zeka ile üretilmiş bir ürünün "sanat" kategorisinde değerlendirilmesi her gelişme de olduğu gibi tartışmalara, sanatın kendini çeşitlendirebileceği ve geliştirebileceği yeni fikirlerin ve akımların doğmasına olanak sağlayabilecek, deyim yerindeyse mevzu bahis durumu bir tehdit olarak algılayıp kendi savunma mekanizmasını geliştirmesini sağlayacak önemli bir gelişme olarak kategorilendirebiliriz.
İşte bunu tehdit unsuru yapan şey, yapay zekanın ürettiğini varsaydıkları resme milyon dolarlar verebilecek kışkırtıcı (provokatif) bir gücün var olduğu gerçeği. Michelangelo, Donatello, Botticelli, Bernini, Da vinci gibi isimleri sanat tarihine kazandıran Floransa'nın sahibi banker Mediciler, sanatı çok seven bir aile olmaktan öte, belki kirli işlerini örtbas edip- sanata yatırım yaparak-aklayıp kazandıkları varlıklarını ve güçlerini birer gövde gösterisine dönüştürebilecek kişileri finanse eden, yetenek avcısı bir aileymiş ve yatırımlarını da bu anlamda yapmış. Duomo Katedralini yakından görmenizi isterdim ama yakından kimse göremez. Fotoğraf çekebilmek için çoook uzakta yüksek bir tepeden tüm Floransayı görebileceğiniz bir mesafeye gitmeniz gerekiyor. Sanatın "din ve politika" ile olan bağını göstermek için yeterli bir örnek sanırım. Bizde de çook büyük camiler yapılıyor olmasının sebebi ne olabilir acaba?
Mimarının ismini kaç kişi biliyor? Hangi farklı özelliği ile sanat tarihinde yer alacak o ayrı bir mevzu?
----
Sizin örneğinizle bağlarsak;
"The Prodigy" günümüz müzik endüstrisinin sahiplerinin yaymaya çalıştığı bozuk kültür ve inancı için üretim yapan bu anlamda finanse edilen, endüstrinin ihtiyaçları için iyi pazarlanan bir müzik grubudur. Bazı gerçekleri kabullenip anlamam yıllar sürdü. =) Grup üyeleri değişir ama empoze edilmeye çalışılan fikir, yine bu anlayışa hizmet eden fikirden beslenerek, kazanarak aynı isimle üretime devam eder. Grup üyelerinin müzikal geçmişleri, alt yapıları hakkında internette yeterince bilgi vardır, belki de yoktur. Belki sadece birer vitrin süsü olup çok fazla reklamı yapıldığı için insanlardan talep görmüşlerdir. Ne de olsa sizin de dediğiniz gibi; elektronik müziğin ritim destekli katmanları arasına çok sevilen-bilinen müzik parçalarından serpiştirerek dikkat çekmek iyi bir fikir olmayı sürdürebilir.