Sayısal Görsel Efekt ve Bilgisayar Grafiği Forumu - SineFX
sineFX topluluğu => Sohbet => Konuyu başlatan: cgoz - Nisan 24, 2015, 02:17:26 ÖÖ
-
Merhaba,
Cok uzun suredir burada birsey yazmiyordum, sanirim sadece kisisel projem ile ilgili bir duyuru basligi acmistim.
Yazi yazmamamin en buyuk nedeni ise biraz tavsan daga kusmus meselesiydi, ne benim, ne de burada PİŞMEKTE olan sektor calisanlarinin oldukca isine yarayacak bilgiler paylasan birkac sayili arkadasin yazdiklarinin bosa bir vakit kaybi olduguna inandim, inaniyorum da.Cunku okumuyoruz...
Defalarca kez soyledim, facebook ciktiktan sonra mertlik bozuldu, 140 karakter fazlasi okunmaz, videosuz link'e tiklanmaz oldu.Bir de buna siyaset, din, ideoloji gibi mevzulari katinca, facebook'a terfi eden forum arkadaslarimiz oldu mahalleden hasmimiz.
Sadete geleyim, Turkiye'de irtibatta oldugum arkadaslar havadisleri paylastikca kendimi tutamiyorum, sert bir sekilde elestirilerimi yapiyorum ve hem arkadaslarim hem de kendim surekli sektore laf eden sahsimdan biraz usanmis durumda.
Sonra kendime soruyorum, yahu cok mu abartiyorum?
Hanimasyon'u aranizda bilenler bilir, yaklasik iki seneyi askin bir suredir aktif degil.Yakin zamanda ise tekrar hareketlendirmeye niyetlendim, ilgili facebook sayfasinda on bir duyuru ile nabiz yokladim.
Planladiklarim arasinda animasyon etkinliginin yani sira, storyboard (ki bana gore ulkede cok buyuk bir eksik) ve cizgi film tasarimi konusunda da etkinlikler yapmayi planliyordum.
Pixar, Disney, Sony Animation gibi agzimizi acip izledigimiz isleri yapan firmalardan cesitli ustadlarla irtibata gectim, sagolsun bircogu olumlu geri donus yapti.Baslatacagim etkinliklerde jurilik yapma davetimi kabul ettiler.Aralarinda gercekten cok ama cok saygi duydugum unlu isimler var gercekten.Ve onemlisi bu desteklerini gonullu olarak yapmayi kabul etmis olmalari.
Ama sans midir bilinmez son cevap veren ustad bir uyanis yasatti.Kendisi Schoolism gibi cok onemli bir online okulda da uzun suredir egitmenlik yapmakta.Istedigi tek kosul benim Hanimasyon'la ilgili olan niyetlerimi simdilik rafa kaldirmama neden oldu.
Aramizda gecen dialogu ozetlersem jurilik yapabilecegini, ama kesinlikle KOTU CALISMA degerlendirmek istemedigini o yuzden katilan (ya da katilacak) potansiyel kisilerin islerine bakip bakamayacagini sordu.Bu vaktinin cok buyuk kismini egitmenlikle geciren ve karsisina her seviye is cikan bir kisinin "bedava" zamanini ayirmasi icin verdigi tek kistasti.
Bu bircogunuza gore sert bir filtre gibi gelebilir fakat sayisiz basarili ogrenci yetistirmis bir kisinin degerlendirmek istedigi calismalarin belli bir seviyenin uzerinde beklemesi bana gore adil ve makul bir talep.
Ben ilk etapta kendisiyle paylasmak icin kimler katilir, kimlerin ilgisini cekebilirim diye merak ettim, sayi inanin 5'i gecmedi...(Yazinin burasina kadar okuduysaniz tesekkur ederim, "birsey degil" seklinde cevap atarsaniz sevinirim...)
Neden boyle bir rakam cikti?
- Belli seviyede olan arkadaslarin zaten kendilerini boyle bir denemeye sokacaklarina inanmiyorum, bircogunun bahanesi zamansizlik olacak, aslinda olan durum ise tembellik, azim eksikligi.
- Millet olarak elestiriyi sevmiyoruz ve bir ortamda sahsi olarak boy gosterme cesaretimiz pek yok, bu yuzden katilmak isteyen arkadaslar da cekinebiliyor...
- En onemlisi de degerli bir ustadin soyleyecegi bir harfin bile ne derece degerli oldugunu malesef genc arkadaslar pek bilmiyor, ben, bircok yasitim ve buyugum adeta dogru oneri ve elestirileri zamaninda mumla aradik ama su an bakiyorum ki daha genc sanatci adayi malesef bu konuda kendisine fazla guveniyor, kulaklari tikali...
Kafami kurcalayan birkac mevzu...
- Ulkede 60'in uzerinde guzel sanat fakultesi var (yanlisim var ise duzeltin) ve dogal olarak mezun da veriyorlar.Bu okullardan Volkan - Okan Yenen gibi yetenekler neden milyonda bir cikiyor?
- 45 yil civari bir suredir malum rejim altinda yasayan Iran, nasil oluyor da bizden cok daha basarili sanatcilar yetistiriyor?
- Yakin tarihte iki buyuk savas gormus, diktator gecirmis Irakli sanatcilar, su an gipta ettigimiz firmalarda nasil oluyor da el ustunde tutuluyor?
- Tacikistanli Jama adli guzel insan, hayatinin bir suresini Maras'ta grafikerlik yaptiktan sonra su an dunyanin en buyuk firmalarinda nasil oluyor da konsept tasarim yapabiliyor?
Nasil oluyorlarim daha uzar gider.
Sozumu su Piştik mi? konusu ile sonlandirayim.
Genc arkadaslara sesleniyorum, kendi adima benim yemegin tarifini zamaninda bana anlatacak cok fazla adam bulamadim, cikan sonuc ortada, kendi cabamizla ortaya bir yemek cikardik, tadi "ehhhh, ac birakmaz" kivaminda. Hala alti kisik pisiyor ama malzemeleri coktan attik icine, geri donus yok, olani gelistirmeye calisiyoruz...
Siz siz olun, ozellikle su an yeni mezun ya da ogrenci avlayan firmalarda is buldugunuzda "AHA LAN Piştik" demeyin, o yemek daha yillarca pisecek, emekli olana kadar hemde! Ama icerisine ne malzeme koyacaginizi sorun, arastirin, ogrenin, baskalarinin yemeklerini tadin, degisik mutfaklar deneyin ve yemegi sunmadan bol bol calisin, dogru tarifi bulmak oyle kolay degil...
Yazinin bir kelamini dahi okuyanlara tesekkur ederim.
Ozan.
-
:D hepsini okudum, akıcı bir tarzın var. %99,99 katılıyorum.
Bu işlerle uğraşmaya niyetli kişilerin bilmesi gereken tek şey öğrenmenin sonunun gelmeyeceği.
Bilgi sahibi olurken paylaşımcı olmak da güzel bir erdem.
Hanimasyon etkinliği soğumadan art arda yapılabilseydi bilinirliği artacaktı bence. 11 second kıvamında olabilirdi ama sen de haklısın zaman ayırıp üzerine bir de motivasyon zayıf olunca işler duraksayabiliyor.
-
cgoz çok güzel yazı olmuş, foruma daha sık uğrasan iyi olacak..:)(benim gibi acemiler sizden çok şey bekliyor)
hanimasyon gazetesi ile ilgili projeleriniz güzel ama insanların daha cezbecek bi öneri sunmak istiyorum
türkiyedeki firmalarda çalışan artisleri, üstadları büyük bir toplantıda bir araya getirip. türkiyede yanlışlar ve yeni başlayanlara,yeni mezunlara yollar gösterilse..teknik olarak degilde vizyon olarak nasıl bir yol seçmeleri gerektigi gibi başlıkları detaylı ve canlı örnekleri ile anlatan üstadların buluşması olsa daha etkili olmaz mı..büyük türk cg artislerinin buluşması olsa ne güzel olur onları dinlemek şahsen kaçırmam.böyle bir etkinlik basında da büyük yakınkı bulmaz mı
bu etkinlik hanimasyon gazetesi etkinligi altında olabilir..ayrıca üstadlar yarışmaya katılan çalışmaları canlı degerlendirmeleri güzel olmaz mı
-
Esasen çoğu sorunun cevabı basit bir gerçeklikte yatıyor. Etiket.
Bir bilgisayar mühendisi düşünün eline daha üniversiteye gelmeden bilgisayar dahi sürmemiş. Aile zoruyla çevreye hava atacam diye bilgisayar mühendisi olmuş. Bu kişiden ne beklersiniz?
Firmalar aman odtü mezunu olsun aman boğaziçi aman güzel sanatlar mezunu olsun diye yırtınıyorlar. Lakin mezunlarda tık yok. Çünkü zaten ilgi yok. Ülkemizdeki sistemler üniversite ortamları belli. Sınav sistemini çözecek kadar zeki olanlar bir yerlere gelebiliyorlar ama bir mühendis mezun oldumu o bir mühendis olmuyor ki. Diplomalı bir şey oluyor.
Gerçekten ilgili olanları ise bir şeyler yapanları firmalarda yükü çekenlere de hatta sen şöyle dur aman ses etme maaşını al bak laga luga yaparsan kapı orada deniyor. Yönetim pozisyonlarında gerçekten ismi iyi üniversite mezunları getirtiliyor. Adamlar bir halttan anladığı yok ama zamanında bir sınava girip bir yerlere geldi diye onun sözü geçiyor.
Yetenekli insanlarımız kendini devamlı geliştiren insanlarımız malesef sistemin kurbanı.
-
Bu arada gerçekten bu genel sohbet olayının artık güncel iletilerde görünmesi gerekiyor. Üyeleri foruma bağlayacak böylesi konuların geri plana atılması sinefx forumuna resmen çok büyük zarar verdi/veriyor.
Açıkçası cgozun konusunu çok çok sonra farkettim. Daha öncede yazmıştım Sohbet başlığı iki kategoriye ayrılmalı Teknik Sohbet ve Genel Sohbet başlığı olarak.
Ben her gün forumu kontrol ediyorum ve sadece güncel iletiler kısmına bakıyorum nasıl olsa forum hareketliliği orada belli oluyor diye . Eminim bir çok üye de bu şekilde yapıyordur .
-
Bu arada gerçekten bu genel sohbet olayının artık güncel iletilerde görünmesi gerekiyor. Üyeleri foruma bağlayacak böylesi konuların geri plana atılması sinefx forumuna resmen çok büyük zarar verdi/veriyor.
Açıkçası cgozun konusunu çok çok sonra farkettim. Daha öncede yazmıştım Sohbet başlığı iki kategoriye ayrılmalı Teknik Sohbet ve Genel Sohbet başlığı olarak.
Ben her gün forumu kontrol ediyorum ve sadece güncel iletiler kısmına bakıyorum nasıl olsa forum hareketliliği orada belli oluyor diye . Eminim bir çok üye de bu şekilde yapıyordur .
Talepleri Yönetici'ye iletmenizi öneririm. :-X
-
Ozan Abi yazının tamamını okudum kesinlikle çok haklısın. Ülkemizde maalesef kişisel egolar ve oturmamış kişilikler ön planda olduğu müddetçe hem kişisel gelişim olarak hem de sektörsel gelişim olarak geride kalmamız kaçınılmaz.
Hatırlarmısın bilmiyorum ama daha önce konuştuğumuz zaman hanimasyonun devam etmesi bu geri kalmışlığın giderilmesi ve farkındalığın artmasını sağlaması açısından çok önemli bir gelişim sağlayacağını söylemiştim. Ve hala aynı görüşteyim ben kendi adıma 11second club' da ki yorumlarında ''1. olan hariç'' diğer animasyonlara yapılan eleştirilerin maalesef yeterli olduğunu düşünmüyorum. Keşke burada kendi içimizde de o düzeni oturtabilsek ve en azından çorbada bizimde tuzumuz olsa.
İnsanların zamanlarının olmaması bir ölçüde kabul edilebilir. Daha önceki sistem nasıldı bilmiyorum ancak belkide kişilerden bir ayda yapması için daha kısa bir süre istenilerek ve ya yarışmanın 2 aylık bir deadline konularak yapılması belki katılımı teşvik edebilir. Zaman olarak yoğun olduğunu ifade edenler için.
Bu arada sektör içinde nabzı tuttuğun ve çabaların için gerçekten teşekkürler en azından içimizden birilerinin çabalarını görmek gerçekten umut verici.
-
Çok güzel bir yazı olmuş ozan abi, eline sağlık. Temiz ve akıcı.
-
çok güzel yazmışsın eline sağlık.
-
Bunlari onceden aramizda da konustuk ve hakli oldugunu dusunuyorum ama biraz daha farkli acidan da bakmak mumkun bence olaya. Turkiye'de uretilen isin standardi butce, zaman gibi belirli limitasyonlar tarafindan belirleniyorsa eger ve limitler dahilinde yapilabilecek is cikartiliyorsa, sektorde calisan insanlar da para kazanip gecinebiliyorlarsa, neden daha fazlasi, daha iyisi icin cabalamiyorsunuz demek belki de cok mantikli degildir.
Bu sektorde kisisel gelisim ciddi anlamda usta-cirak iliskisine dayali ve kendini gelistirenlerin cogu Turkiye'den ayriliyorlar ve Turkiye'dekilere gene fayda saglamiyorlar. Bunun icin kimseyi suclayacak da degiliz. Acikcasi benim de cok umrumda degil su an, Turkiye'de kim ne yapmis, hangisi kaliteliymis, hangisi kotuymus. Senin bir seyler yapmaya cabaliyor olman tabiki takdire deger. Ama belki de bosa kurek cekmekten ibaret. Is ve kariyer stabil hale geldigi anda cabalamayi birakiyor insanlarin cogu. Dunyanin baska yerlerinde de cok farkli oldugunu sanmiyorum bunun. Kendi adima da durum ayni. Birisi bana karsiliginda para vermiyorsa oturup da animasyon yapmam cok olasi degil su an. Hedefleri yuksek olanlar calismaya cabalamaya devam eder, kendince tatmin oldugu noktaya gelince de vaktini baska seylere ayirmaya baslar. Bu gayet normal.
Eger sikayet edilen konu tembellikten cok, sektordeki insanlarin bulunduklari yerlerden ve sahip olduklari gercek deneyimden (Turkiye bazli "senior" "lead" turevi ici bos sifatlar degil, dunya genelindeki standartlara gore olan deneyimden bahsediyorum gercek deneyim derken) bagimsiz olarak tavan yapan egolariysa, buna diyecek biseyim yok. Cok ayip ediyorlar :)
-
hanimasyon sanırsam animatör arkadaşlar içindi, peki hanimasyon dışında bu ülkenin sosyal medyasında yapılan yarışma var mıydı, katılan var mıydı??
ne biliyim bi texture, bir model, bir simulasyon yarışması felan..
bir de sayın cgoz siz animatör müydünüz?
-
güzel bir yazı, içler acısı bir durum, sistem insan odaklı değil diyecem ama ortada bir sistem de yok,
-
http://www.canlandiranlar.com/
http://www.iafistanbul.com/films
Burası yeniymiş, güzel çalışmalar var.
http://www.anadoluanimasyon.com/
https://vimeo.com/anadoluanimasyon/videos
kısık ateş...
-
Alper, dediklerimdeki ana fikir son paragrafindaki durum ve bunun getirdigi zararlar aslinda.
Noyan, animator degilimdim, konsept tasarim tabanliyimdim, su an turkiyedeki animasyon sektoruyle alakam da senaryo odakli.
Bahsettigin etkinlikleri bu sitede birkac arkadas denedi, cok uzun zaman once bir vfx yarismasi olmustu ve guzel katilimlar da geldi ama devami gerceklesmedi.
Vertex , Canlandiranlarin etkinlikleri ise uzun vadede kemiklesecek organizasyonlar olacaktir (oldu bile diyebiliriz) ama gozlemledigim kadariyla malesef katilim yeterli degil.Belki yanlis dusunuyorumdur.
Anadolu animasyonda umarim devami olacak bir is olur.
Firat, deadline'in iki ay olmasi ile bes gun olmasi arasinda bir fark yok, hanimasyon'a is yollayan bircok arkadas islerini son bir hafta icerisinde kisitli zamanda yaptiklarini belirttiler daha oncesinde :) bize 1 yil ver yine son bir hafta yogunlasiriz, turkiye futbol milli takimi en iyi topunu son 10 dakika oynar :)
-
Bu bezginliğin altında yatan en önemli sebep animasyonun Türkiye'de malesef bir sektör yapılanması sağlayacak kadar gelişememesidir. Üstüne ülkenin ekonomik zorluklarını da eklerseniz ortaya çıkan tabloda, sizin iyi niyetle yaptığınız - yapacağanız her türlü oluşum aktivite vs. maalesef gerekli ilgiyi göremeyecektir.
Bunu insanların tembelliğine filan bağlamak yanlış olur kanımca.
Maalesef , bilgisizce ve içi boş olarak sektörü ivmelendiren, dakika başına ücretler ödeyince yaptığınız işin her bir karesine karışma hakkını kendinde gören, saçm sapan revize yazan, yapılan işi bir sanat, bir hassasiyet değil de bir muhasebe dosyası gibi gören, kadrolaşmadan dolayı, dinamikleri işlemez hale gelmiş kurumlara çalıştıkça kaçınılmaz endişeler hasıl oluyor. Olacak ta.
Olay sadece bir kuruma iş yapmak değil. Çalıştığım (ismini yazmayacağım ) bir çok kalbur üstü kristal elmalı ajanslarda da durum pek farklı değil.
Böyle baştan savma ve oturmamış bir iş akışı içerisinde bizim gibi bilgisayar grafiği işi ile uğraşan bütün arkadaşlar maalesef öncelikle geçim derdi ve ekonomik kaygıları göz önüne alarak adeta bir köle gibi çalışıyor. Motion grafikçisi de böyle storyboardcısı da animatörü de.
İstisnalar yok mu? Elbette var. Ama bir elin parmaklarını geçmez.
E bir de bu kadar genç ve yetişkin bilgisayar grafiği sanatçısını destekleyecek ne onlarca oyun firmamız ne onlarca görsel efekt stüdyolarımız falan filan olmayınca, gariban animatör veya storyboard yapan arkadaş maaşla , malum kuruma iş yapan bir stüdyoya giriyor. Sonra revize yapmaktan canı çıkıyor. Güzel animasyon yapmak hak getire. . Maaşını da zamanında alabilirse ne ala tabi.
Bu kadar manevi ve maddi yorgunluk altında olan arkadaş da eve gelince, kalan kısacık zamanda maalesef kendinde bu gücü bulamıyor.
Diye düşnüyorum.
Bunlar benim kendi fikrim tabi.
-
konu ilginç bir şekilde animasyona, animatöre geliyor sürekli.
hiç rigger, modelci, texture, liquid simulasyon, render sanatçısı mevzubahis felan olmuyor.
en çok animatör gelişmiyor, işe güce zaman ayırmıyor zaten, ben bunu anlıyorum...
piyasada dizi işleri paso 12 fps. 8fps yapılmakta olan işler de var.
olay çatır çatır bölüm basıp para kazanmaya dönmüş durumda.
Animatör dediğin her gün yeni bir şeyler yapıyor, beklenen bir frame var...
çalış babam çalış...
piyasada animatörler zaten tırım tırım iş ararken, tanıdığım bazı insanlar da
düzgün paralar kazanma umuduyla eğitim alıp işe başladıktan sonra işi bıraktılar..
en iyi animatörler bile ister 12 fps dizide çalışsın ister 24fps reklamda onların dahi iş kaygıları var,
şimdi kapanan bir yer daha var isim vermiycem çok iyi bir animatör arkadaşım işsiz kaldı.
anima şerafettin bitince kaç kişiyi işten çıkaracak, yani hayat zor.. bir de bunların arasında millet
bulduğu freelance işi mi yapsın hanimasyona mı katılsın?? ben dahi akşam 8'ler 9'larda çıkıyorum..
Türkiye'de hiç bedava rig üretip Türk animatör için bedava ortaya koyan görmedim, parayla dahi
ticaretini yapan var mı?
Siz de anlarsınız ki en çok animatörün sanatına eleştri olunca ben bundan hiç hoşnut olmuyorum.
Animatör adam daha kendi işinde parasını doğru düzgün alamadığı zamanlar oluyor.
Reklam şirketlerinde çalışma saatleri çok yoğun stres fazla.... deadline neredeyse adamın ensesinde...
o artık bir tekstil işçisinden farksız...
-
Ben genel olarak değindim. Bilgisayar grafiği sanatçıları olarak.
Sonuçta model, rig veya kaplama yapan arkadaşlar da aynı sektörün içerisinde ve aynı talihsizliklere maruz kalıyor.
Zaten bu işi hakkını vererek yapan o kadar az kişi var ki. Kırmayalım onları da.
-
bu işin hakkını tam verebilmek için bize sunulmayan bu denli dar zamanda yüksek tempoda çalışmak lazım. Ben anim school'a yazılıp ödev yetiştiremeyen insanlar da gördüm.
kendinden vereceksin yani, sonra bu sektörde ne kadar karşılığını alacaksın o da var.
Rig, model, simulasyon bunlarda dönüşü daha çok oluyor da animatör adamın hep bi alternatifi var..
bu işle uğraşan insanların göz problemleri de cabası.. göz bozulur, göz damlası üretemez, gözlük takmak zorunda kalır vs vs vs. Bundan 10 yıl sonra o dual monitörlere çıplak gözle bakan insanların gözelerinde hep problem oluşacak.
-
Ozan hem fikir hem edebi olarak güzel bir yazı yazmışsın. Eline, yüreğine sağlık.
Yapmaya çalıştığın organizasyonun şu zamana kadar gerekli şekilde başarılı olmamasının sebebinde hali hazırda sosyolojik sıkıntılar var. Sende yazmışsın zaten biz ilk topu zıplattıktan sonra artık eleştiri ve gelişime kapalıyız. Yani tavuk eti gibiyiz çabuk piştiğimizi sanıyoruz. Sonrasında çıkan işlerde ortada. Birinin yaptığı iş hakkında yorum yaptığında hemen tırnaklarımızı çıkarıp, animatör=Sanatçı denkleminden yola çıkıp bu benim yorumun ben böyle olmasını istedim aslında doğrusunu biliyorum diyip işin içinden çıkıyoruz.
Biz öyle çok emek harcayıp, uykudan, zamandan, paradan fedakarlık edip kendimizi geliştirmeyi öğrenemedik malesef. Yukardaki yazılarda da geçtiği gibi bizim için olma kriteri bir işe girmek. Girdin mi? Tamamsın ozaman artık gelişmeye gerek yok. Malum ülkemizde 1 top zıplatıp, 1 bardak modelleyip pişen insan sayısı çok fazla.
E tabi malum ülke şartları di mi? Bu ülkede animasyonda belirleyici mevki trt malumunuz. Gerek daha önce çalıştığım stüdyoda, gerekse şimdi arkadaşlardan aldığım duyumlarda gelen revizyonlara bakıyorum... Daha doğrusu %90'ına bakamıyorum bile artık sinirden gülmekten. Bu yüzden animasyonlarda o çizgide yapılıyor. Tabi burda iyisini yaptında kabul mü ettiler diyebilirsiniz ki haklısınız. Ancak burda bizim genlerimiz devreye girip böyle istiyorlar neden daha iyisini yapalım ki alırız paramızı diyoruz.
Kısaca bunların hepsi sosyolojik problemler. Biz bu ülkede "insan" yetiştirmeyi başaramadık. Kıskançlığımız, kibirimiz ve egomuz bizi bir adım dahi ileriye gidemeden engelliyor.
Bence insan yetiştirmeyi başarırsak bu sorunların hepsi geçicek. Ama kısmet bakalım görücekmiyiz.
Hanimasyon konusunda da belki alternatif bir fikir olarak daha basit bir fikir belki "amatör animatörlerle" ilgili bir organizasyon olsa, denense? Özgüveni düşük değil, özgüveni olmayan bir millet olduğumuz için belki amatör kelimesini eklenirse biraz daha yakın görür insanlar. Birde insanları geliştirmek için herkes bildiği konuda en azından ayda bir kez bir eğitsel paylaşsa. Animasyon, konsept çizim, senaryon, kurgu vesaire çoğaltılabilir. Biraz organize olsak alında az çok bişeyler filizlenmeye başlıycaktır. Umudum bu yönde.
Yazın için çok teşekkürler. Aklı başında her insan bu kaygıları yaşıyor.
Hepinize kolay gelsin.
-
Bizimkisi gibi toplumlarda, gençliğinde daha soylu hedefleri olan insanalar, yıllar içerisinde uyuşukluk ve bencilliğe itiliyor. Yüksek potansiyelleri olan genç insanlar olumsuz yaşam ve çalışma koşullarına maruz kaldıkça kapasitelerini gerçekleştiremiyor yaratıcı enerjilerini yitiriyor ve yozlaşıyorlar, sanatsal ve entelektüel beğenilerini becerilerini geliştirmeye ne zaman ne de olanak bulamadıkları için giderek sıradanlaşıp gündelik tüketim alışkanlıklarına bağımlı hale geliyorlar. Bireysel üretim, kendini gerçekleştirme, kolektif çaba vb tüm melekelerini kaybediyorlar. Var olan sistem de bundan pek rahatsız görünmüyor.
-
Güzel şeylerde oluyor tabi...
-
konu ilginç bir şekilde animasyona, animatöre geliyor sürekli.
hiç rigger, modelci, texture, liquid simulasyon, render sanatçısı mevzubahis felan olmuyor.
en çok animatör gelişmiyor, işe güce zaman ayırmıyor zaten, ben bunu anlıyorum...
piyasada dizi işleri paso 12 fps. 8fps yapılmakta olan işler de var.
olay çatır çatır bölüm basıp para kazanmaya dönmüş durumda.
Animatör dediğin her gün yeni bir şeyler yapıyor, beklenen bir frame var...
çalış babam çalış...
piyasada animatörler zaten tırım tırım iş ararken, tanıdığım bazı insanlar da
düzgün paralar kazanma umuduyla eğitim alıp işe başladıktan sonra işi bıraktılar..
en iyi animatörler bile ister 12 fps dizide çalışsın ister 24fps reklamda onların dahi iş kaygıları var,
şimdi kapanan bir yer daha var isim vermiycem çok iyi bir animatör arkadaşım işsiz kaldı.
anima şerafettin bitince kaç kişiyi işten çıkaracak, yani hayat zor.. bir de bunların arasında millet
bulduğu freelance işi mi yapsın hanimasyona mı katılsın?? ben dahi akşam 8'ler 9'larda çıkıyorum..
Türkiye'de hiç bedava rig üretip Türk animatör için bedava ortaya koyan görmedim, parayla dahi
ticaretini yapan var mı?
Siz de anlarsınız ki en çok animatörün sanatına eleştri olunca ben bundan hiç hoşnut olmuyorum.
Animatör adam daha kendi işinde parasını doğru düzgün alamadığı zamanlar oluyor.
Reklam şirketlerinde çalışma saatleri çok yoğun stres fazla.... deadline neredeyse adamın ensesinde...
o artık bir tekstil işçisinden farksız...
Noyan, enteresan bir alinganlik yapmissin.Arada birisi baska birsey mi soyledi bilmiyorum ama baslik animator odakli degil.zaten benim hayiflanmam 60 kusur guzel sanatlar fakultesinin adam yetistirememesi ve mevcut projelerde calisan kisilerin de kendilerini gelistirme konusundaki cabasizligi.Ben etkinlikleri yeterince cizer, tasarimci bulamayacagimi dusundugum icin erteledim, animator konusunda en azinda (komik bir rakam olsa da) 4-5 kisi muhakkak katilacaktir.
Simdi kendimize acima olayini once bir birakalim, "cok calisiyoruz" , "issiz kalabiliriz" vs vs bunlar benim dedigim seyler karsisinda ortaya koyacagin savunmalar olmamali.Sana acikca soyleyeyim, 10-15 sene oncesinin kaygilari bunlar, biz tr3d falan daha forum bile degilken konusuyorduk bunlari, hala ayni mesele, sence birsey yanlis degil mi bu durumda?
Issiz kalan arkadasin icin uzuldum, ama cok iyi bir animator ise o issizlik cok uzun surmez, (buyursun benle irtibata gecsin) bunun aksini soyleyen var ise tartismaya hazirim.
Kendimizi kandirmayi da birakalim,
8-9'larda cikiyorsun, freelance mi yapalim hanimasyon mu katalim...hanimasyon mesele degil, freelance sana bir sonraki ust model cep telefonunu alman icin kaynak yaratir, hanimasyon ve ya benzeri kisisel etudler seni o freelance'leri yapmaktan KURTARIR.
Ben bu "freelance aldim, param lazim" durumunu da kabullenemiyorum, bunlar donemsel olmali; evlilik, saglik, cocuk sahibi olma vs gibi durumlarda ek gelir icin yapilabilir ama genel hayat bicimi bu ise her zaman arkasina sigindigimiz zor mesai saatleri icin soylenen "biz sanatciyiz abi, oyle cok stres-tempo calisamayiz" laflarini da sarfetmemeliyiz.Emin ol tanidigim 10 adamin 10'u yasam standartini hizla arttirip, ayni standarti korumak icin freelance yapiyor ve o paralarla da daha luks bir yasami zorluyor.4000-5000 tl maas alip "abi para yetmiyor" diye hayiflanan cok kisi tanidim.Bu arkadaslarin freelance gelirleri ile neler yaptigini soylemeyecegim bile.
Bu buyume istegi, gelir olarak surekli mevcut da kisisel beceri olarak niye hic yok? Iste pistik mi dedigim husus bu.
Rig'den bahsetmissin, free Turk riglerinden, Ugur Ulvi Yetiskinin rig serisine bir goz at derim, dunyada bircok okul ve animator tarafindan kullanilmaktadir, turkiyede kac kisi kurcaladi bilmiyorum.Ha bu arada kendisi de animatordur, rigger degil...
Bizimkisi gibi toplumlarda, gençliğinde daha soylu hedefleri olan insanalar, yıllar içerisinde uyuşukluk ve bencilliğe itiliyor. Yüksek potansiyelleri olan genç insanlar olumsuz yaşam ve çalışma koşullarına maruz kaldıkça kapasitelerini gerçekleştiremiyor yaratıcı enerjilerini yitiriyor ve yozlaşıyorlar, sanatsal ve entelektüel beğenilerini becerilerini geliştirmeye ne zaman ne de olanak bulamadıkları için giderek sıradanlaşıp gündelik tüketim alışkanlıklarına bağımlı hale geliyorlar. Bireysel üretim, kendini gerçekleştirme, kolektif çaba vb tüm melekelerini kaybediyorlar. Var olan sistem de bundan pek rahatsız görünmüyor.
Uzak, guzel bir sozu aklima getirdin:
"Benim için cehennem öldügümde, aslında olabileceğim kişi ile karşılaşmamdır."
MOZoner, oluyor tabi, olmaz mi? Ama cok az...Ben her ne kadar icerik olarak yanlis secim bulsam da ticari olarak bir o kadar da dogru buldugum Kotu Kedi Serafettin'nin cok basarili olacagini dusunuyorum, su an yapilan is gercekten muazzam, umarim final is de cok guzel olur.
Kendi adima her zaman savunabilecegim, eksiklerini bilsekte, Rafadan Tayfa bana gore yine cok iyi bir caba - sonuc ornegi, o studyodaki arkadaslar gercekten cok calisiyor, inanin sonuclar cok daha iyi de olacak.(bu ara iclerinde takiliyorum cunku :) )
Gecen gunlerde yapilan anadolu festivaline katilan isleri de gordum, yuzumuzu gulduruyor, hepsini tebrik ediyorum.
-
Bende eskiden iş çıkışı olsun hafta sonları olsun sürekli kendimi geliştirmek için çabalar animasyonlar yapar kısa film yarışmalarına katılırdım. Freelance iş gelince hemen atlar onuda araya sıkıştırırdım. Neredeyse hayatımı bir kenera atıp kendimi geliştirmek için yırtınıp duruyordum. Bir dönem sonra işsiz kalınca yaptığım hiçbirşeyin beni diğer kimsenin önüne geçirmediği fark ettim. Türkiye için malesef durum bu. Hiç kendini geliştirmeye uğraşmamış birisiyle aynı kefedesiniz çünkü girebileceğiniz birkaç firma var ve kalite aranmıyor malum şartlardan dolayı.
Sonra Noyan(abim) sağolsun bana destek oldu bende bir süredir animasyona ara verip, çok severek yaptığım karakter modelleme ve rigleme alanında demo oluşturuyorum. Açıkçası kendime bu süreyi bulduktan sonra anladım ki iş çıkışı vs çalışmak çok zormuş ben cidden çılgınlık yapmışım... İnsanların ihtiyacı olan şey bell bir süre kendine ayırıp demo yapması bence. İş çıkışı ve hafta sonlarını yok edip yaptığı meslekten soğumanında bir anlamı yok. Ben her ikisinide yaşadığım için çok daha net anladım.
Fakat evde çalışmanında başlı başına zorlukları var. Benim sistemimi oturmam 5 ay aldı diyebilirim. Şimdi yeni yeni üretkenlik göstermeye başladım. 1 yıl dolunca sonuç almaya başlarım gibi geliyor.Sürelere gelirsek başlangıçta komik gelebilir ama bende bu işe soyunurken en başta 3 ay sonunda demomu yaparım diyordum...Gerçi freelancelerin paralarını alabilsem yurt dışından eğitim alıp süreçleri hızlandırmak isterdim ama neyseki youtube bile tutorial kaynıyor. Öğrenmek isteyince araştırmacı olunca artık her meslekte her bigi insanın elinin altında.
Sonuç olarak ben sırf abim olduğu için değil Noyan gibi düşünen kişileri gerçekten haklı buluyorum. Ekonomik şartlar el verdiğinde kariyerine ara verip bence en az 1 yıl gelişim için paydos vermek şart.
Bu arada yazının hepsini okumuştum. Eline sağlık güzel bir konu başlığı son zamanlarda belkide bu tarz bir sohbete ihtiyaç vardı.